26 Nisan Perşembe günü Patent Haftasını TÜBİTAK-MARTEK ile birlikte düzenleyeceği panelle kutlayacak olan Adres Patent Genel Müdürü Cumhur Abdullah Akbulut yazılı bir açıklama yaparak Patent Haftasını kutladı.

Açıklamasında 26 Nisan’ın Dünya Patent Örgütünün kuruluş anlaşmasının imzalandığı gün olduğunu söyleyen Akbulut, Patent Haftasının 2000 yılından bu yana Türkiye’de de Adres Patent ve Türkiye Patent Hareketi işbirliğiyle kutlandığını belirtti.

Ülke genelinde düzenledikleri çeşitli etkinliklerin yanı sıra üniversiteler ve sanayicilerle yapmış oldukları ortaklaşa çalışmalarla patent haftasının önemini daha geniş kitlelere duyurmaya çalıştıklarını anlatan Akbulut şunları söyledi:

“Bilindiği üzere üniversiteler bilgi, sanayi de üretim yapar. Dolayısıyla sanayi üniversite işbirliğinden ortaya çıkacak katma değerli üretim sadece üniversite ve sanayiye değil tüm ülke refahına etki edecek bir sonuçtur. Ülkemizin geleceğinden ve refahından bahsettiğimiz zaman bu görevlendirmeyi sadece üniversite ve sanayiciye bırakmak çok doğru bir yaklaşım olmayacaktır. Dolayısıyla her bireyin günümüz koşullarında gerek günlük ihtiyaçlarını karşılama noktasında olsun gerekse toplumsal etkileri olan tıbbi alanda veya ülke geleceği bakımından değerlendirdiğimizde kalkınmamıza, refahımıza etki edecek özellikle savunma sanayi veya teknoloji alanlarında buluş yapması hepimizin vatandaşlık görevidir. Öncelikle şunu ifade etmek isterim ki; buluş yapmak sanıldığı gibi ciddi maliyetler değil tam aksine son derece kârlı bir iştir. Son zamanlarda üniversite sanayi işbirliğinden bahsederken akademisyenlerimizin yaptıkları buluşlara devlet tarafından verilen birçok teşvikle birlikte sağlanan bazı imtiyazlarda söz konusudur. Şöyle ki buluş yapmak nihayetinde bir iddiadır, bu iddiayı ortaya koyan akademisyenlerimiz hem akademik hayatlarında bir takım ödüller kazanmakta hem de bunların üniversite sanayi işbirliği kapsamında sanayiye uyarlanması sonucunda elde edilen kardan belli oranda pay almaktadırlar. Dolayısıyla patent yapmanın manevi değerlerinin yanı sıra da maddi katkıları oldukça fazladır. Buluş yapmakla fabrika kurup üretim yapmayı karıştırmamak lazım. Aslında her bir adımı kendi içinde ayrı ayrı değerlendirmemiz gerekiyor.”

Teşvik ile destekleniyor

Patent başvurularının devlet kurumları tarafından desteklendiğini belirten Akbulut, “Bir patent başvurusu yaptıktan sonra tescil edilmesi noktasında maliyetler KOSGEB, TÜBİTAK, Ekonomi Bakanlığı ve çeşitli kurumlar tarafından desteklenmektedir. Tescil işlemlerini gerçekleştirdiniz üretim safhasına geçmek istiyorsanız, yatırımcı teşvikleri üretici teşvikleri gibi birçok teşvikten faydalanabiliyorsunuz. Üstelik normal bir ürünle ticaret yaptığınızda belli oranda vergi öderken patentli ürünlerle ticaret yaptığınızda patent koruma süresi boyunca vergi muafiyetiniz bulunmakta. Diğer bir taraftan üretim bütçeniz yok veya üretim yapmayı düşünmüyorsunuz tescilli ürününüzü 3’üncü kişilere lisans vermek koşuluyla yine vergi muafiyetinden yararlanabilir ya da devretmek suretiyle aynı vergi muafiyetlerinden de faydalanabilirsiniz. Görüldüğü gibi patentli bir ürünle ticaret yapmanın veya patent üretmenin sıradan bir ürünle ticaret yapmaktan kat ve kat karlı olduğu ortadadır. Bugün günümüz koşullarında ülkemizin geleceği açısından üretim yapmak zorundayız, özellikle teknoloji alanında, savunma sanayi alanında katma değerli üretim yapmak zorundayız ” dedi.

Değiştiren güç: Yaratıcılık ve inovasyon

Akbulut, Yeniliklerin, buluşların ve bunları koruyan fikri mülkiyetin önemine dikkat çekmek üzere her yıl farklı bir temayla kutlanan Dünya Fikri Mülkiyet Günü’nün, WIPO tarafından “Değiştiren güç: Yaratıcılık ve İnovasyonda Kadınlar” temasıyla kutlandığını belirtti.

Akbulut açıklamasını, “Son olarak patent haftasının ülke ekonomisine ve tüm Türk halkına kutlu olmasını diliyor, her zamanki sloganımızla, -bir buluş yap ülken kazansın, bir buluş yap firman kazansın, bir buluş yap sen de kazan- diyoruz” diyerek bitirdi.